0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Esnaf günlük hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru, ihtiyaçlarımızı karşıladığımız ticaret yapan bir grup. Dededen babadan esnaf var, yeni esnaf var. Peki, esnaf kimdir? Klasik çarşılarımızdaki dükkânları işletenlere esnaf diyoruz. AVM’lerdeki dükkânlara esnaf diyebilir miyiz?

Esnafa destek olunmalı diyoruz, hangi esnaf? Esnaf da ticaret yapıyor, tacir de ticaret yapıyor. Aradaki fark nedir?

5362 sayılı “Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’na göre Esnaf ve sanatkâr: İster gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dâhil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseler,” olarak tanımlanıyor.

Tacir ise; ticari bir işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye deniyor. Bir ticari işletmeyi fiilen kurup, gazete, radyo vb ilan araçlarıyla duyuran veya Ticaret Odasına şirket tüzel kişiliğini tescil ettiren kimse işe fiilen başlamamış olsa da tacir sayıldığı Türk Ticaret Kanununda belirtilmiş. Tacirlerle ilgili hükümler Türk Ticaret Kanununda ve Vergi Usul Kanununda hüküm altına alınmış, ayrıca sınıflara ayrılmış. TTK ya göre tacir sayılmak için, Ticari Bir İşletmenin Var Olması,  Ticari İşletmenin İşletilmesi, Ticari İşletmeyi Kendi Adına İşletilmesi gerekiyor.

Diyeceksiniz ki bu durum esnaf için de geçerli. Burada belirleyici olan sermaye, kazanç ve defter tutma usulü. Esnaf işletme hesabına göre, tacir bilanço esasına göre defter tutuyor.  Esnaf daima geçineceği kadar kazanan olarak tanımlanıyor. Esnaf çok kazanırsa tacir grubuna geçebiliyor.

Ayrıca esnaf, Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşlarına kayıt yaptırmak zorunda. Bunlar işin hukuki yönü.

Algı açısından baktığımızda da durum çok farklı değil. Esnaflık ile tacirliği sermaye ve kazanç belirliyor.

Bir dükkânın büyüklüğü, ürün çeşidi, personel sayısı, bulunduğu yer ve mevkiden sermayesini anlamak mümkün oluyor. Eğer bulunduğu yerde iş yaparsa ne ala, şartlarını iyileştiriyor. Eğer yapamazsa faaliyetine son vermek zorunda kalıyor.

Esnaflık Ruhu

Şekil olarak esnaf olmak az veya çok sermaye ile mümkün ama ruh olarak esnaf olmak her zaman mümkün değil.

Esnaf,  ürün veya hizmetini tanıyacak, işini sevecek, müşteriye nasıl davranması gerektiğini bilecek, her müşteriden yeni bir şey öğrenecek, işini geliştirebilecek, komşularıyla iyi geçinecek,  dayanışma içinde olacak,  faaliyet alanına katkıda bulunacak,  esnaflık değerlerini bilecek, çalıştırdığı insanları eğitecek..vb. sizde diğer maddeleri ekleyebilirsiniz.  Esnaf bu konuları layıkıyla yapabilirse eğer, zaman içinde tacir grubuna terfi edebilecek.

Esnaf bu arada kısıtlı sermaye ile krizler, maliyetler, vergiler, rekabet, AVM’ler, çoğu kıymet bilmeyen müşteriler, personel ile mücadele edecek, dayanacak, geçimini de sağlayacak.

İster esnaf, ister tüccar olsun, varlık sebebi, müşteriler olan işletmelerde esnaflık ve ticaret kurallarına göre iş yapmak, müşteri ve rekabet açısından doğru davranmak gerekiyor. Zaten zor olan şartlara bir de olumsuz ve yıkıcı rekabet şartları eklenince esnaflık tat vermemeye başlıyor. Bu konuda yapacak çok iş var.

Sözün özü, zanaatkârların giderek azaldığı günümüzde, esnaflık da zor zanaat. Ruhu da esnaf olanların çoğalması dileği ile.

        Öğr. Gör. Tümay MERCAN

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi  Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü/ Yönetim Danışmanı

tumaymercan@hotmail.com Twitter: TümayMercan@Tumaymercan / Facebook: Tümay Mercan