0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ticaretin can damarlarından biri müşteri. Müşteri yoksa ticaret yok.

Özellikle pandemi döneminde çokça fark edilen bu duruma yönelik işletmelerimiz neler yaptı?

Müşteriyi yeniden anlayıp tanımlamaya çalıştı mı?

Değişen müşteriyi fark etti mi?

Müşteri ne tarafa gidiyor takip etti mi?

Evet, bunu yapan firmalar var. Cirolarını katlıyorlar. Nasıl yapıyorlar. Dijitalleşerek, müşteriyi dinleyerek, gerçekten önem vererek.

Yapamayanlar müşteriye kabahat bulup, sisteme kabahat bulup devamlı şikayet ediyorlar.

Ticarette perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Hala perşembenin gelişini fark etmeyenler var. Hatta Perşembe bitti, cumaya geldik.

Fark edenler yol aldı. Ticaret de devamlılık için erken uyarı sistemlerini fark etmek de vardır. Erken uyarıların fark edilmesi için işine odaklı çalışmak, kimseyi kıskanmadan sektörü de geliştirmeye çalışmak gerekiyor. Yani hedefli çalışmak, hedefe ulaşmak için plan yapmak, planı uygulamak, değerlendirmek ve verimli çalışmak.

Çok basit gibi görünen bu süreç hiç de kolay değil ama imkânsız da değil. Yapanlar Üsküdar’ı geçti, dünyaya açılıyor.

YERİNDE SAYMAK= YOK OLMAK

Değişime ayak uyduramamak artık yerinde saymak da değil. Daima eksiye gitmek ve yok olmak. Ülkede her işletmemiz kıymetliyken yazılan bunca yazı, ülkemizdeki değerli insan ve bilgiler varken neden işletmelerimiz bunlara göz ve kulaklarını kapatır ve eksiye giderler?

Müşteriyi izlemelerini öğrenmek bile onları geliştirecek.

Artık eskisi gibi çok sayıda sadık müşteri beklemeyin. Çünkü genel olarak sadakat kavramı zedelendi. Müşteri çok bilen, araştıran,  biraz şımarık, kendisi için en iyisini bulabilen bir müşteri artık. Çünkü seçenek çok.

RAKİBİ ELLERİNLE BÜYÜTME

Müşteriyi umursamamak, rakibi ellerinle büyütmek demek. Artık rakipler içeriden değil, dışarıdan geliyor ve yepyeni tekniklerle müşteriyi cezbediyorlar bunu da unutmamak lazım.

Bir sektörün aktörleri işlerini ne kadar umursamaz yapar, rahat davranır, rehavete kapılır ve müşteriyi önemsemezse, kendine o kadar çok rakip yaratıyor, yeni rakipleri cesaretlendiriyor demektir.

Üstelik yeni rakipler çok güçlü olabilir. İnsanlar ve kurumlar artık çok hızlı öğrenip dönüşmek, esnek olmak zorunda. Çünkü müşteri de çabuk, hızlı öğreniyor.

Bu gün müşterinin dikkatini çekmek, farklılaşmak, heyecanlandırmak, şaşırtmak, toplumsal sorumluluğa sahip olduğunu belli etmek gerekiyor.

Sorgulayıcı bir müşteri var. Bütün bunlara bakıp müşteriyi elde tutmanın zor olduğunu da düşünmeyin. Bunun da çaresi var. Ama bunu da bilenlere sormalısınız. Artık her işimi kendim yaparım devri bitti. Uzmanlıklar var. Paydaşlıklar var. Ortak akıl var ve bilim var.

Ortak akla, bilime, tecrübeye değer veren, müşterisi ile sağlıklı iletişim kurabilen kazanacak.  Eğer müşteriyi sigortanız olarak görüyorsanız, müşteriniz ile daha farklı iletişim kurmak zorundasınız.

Sahadaki iletişim hatalarını gördükçe üzülüyor ve bazen kurumları arayıp söylüyorum.  Bazıları ne yazık ki hatalarını bile anlamayacak düzeyde, bazıları günlük hay, huy arasında detayı kaçırıyor, bazıları dinliyor ve fark yaratıyor, farkının farkına varıyor.

Günümüzde uzmanlıktan ve tecrübeden faydalanarak geleceğine sağlam adımlarla ilerleyen işletme çok değil ne yazık ki. İşletmelerimiz iyi niyetli, hepsi de çok iyi durumda olmak istiyor ve çabalıyor ama çoğu boşa kürek çekiyor.  Bilgi ve tecrübeye önem verilmezse, akıl danışılmazsa uzmanlıklardan faydalanılmazsa yakında ne müşteri kalacak ne de işletme.

Oysa her işletme ülke için önemli bir katma değer üretir. İşletmelerin yaşaması, yaşatılması gerek.

Müşteriyi sigortanız olarak görüyorsanız konusunda gerçekten uzman kişilere kulak vermelisiniz.

Sözün özü; Zaman işletmeler aleyhine ilerliyor. Müşteriler kaçmadan söylediklerimizi düşünmenizi, bizlere danışmanızı öneririm.

Öğr. Gör. Tümay MERCAN

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü/ Yönetim Danışmanı   tumaymercan@hotmail.com

Twitter: Tümay Mercan@Tumaymercan / Facebook:Tümay Mercan