DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22323061,67%
İstanbul
27°

HAFİF YAĞMUR

13:16

ÖĞLE'YE KALAN SÜRE

114 okunma

KORONAVİRÜS (COVİD-19) VE EKONOMİ

ABONE OL
11/02/2023 19:01
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Korona virüs mesleğimiz dolayısı ile tıbbi olarak bizi ilgilendiren bir durum değildir. Ancak bu nedenle ekonomik hayatın adeta tam olmasıyla, çalışma ve normal hayata dönüş yasaklarının kalkmasından sonra, birçok ödemelerin, ödeme yapacakların taksitlerinin ertelenmesi sonunda ne olacağı durumdur.

Devlet tahsil etmesi gerekeni etmemiş belirli bir tarihe kadar ertelemiştir. Kiralar ödenmemiş, ertelenmiştir. İcra muameleleri yapılmamış erteleniştir. İşçiler çıkarılmış, çıkarılmayanlar maaşları tam olarak verilmemiş, zorunlu izine çıkarılmıştır.

Ertelenme durumu ile alınmayacak, ödenmeyecek durumu arasında çok büyük fark vardır. Ertelenme zamanı dolduğunda mükellef biriken borcunu toptan ödeme durumunda kalacaktır. Çalışmayan gelir temin edemeyenler biriken borcunu nereden alıp nasıl ödeyecektir!. Belki devlet alacağını belirli taksitler halinde zamana yayabilir. Hatta bir kısmından vazgeçebilir. Vazgeçme adaletli olur mu düşünmeye değer. Çünkü bu olağanüstü durumdan seksen milyon rahatsız oldu. Vazgeçilen alacaklardan kaç kişi faydalanacaktır!?

Kiralık yerler iş yapan kuruluşlar ertelenmeden faydalanarak kiralarını ödemeyenler erteleme sonucunda tamamını mal sahibine nasıl ödeyecektir! Devlet ödemeyen veya bir kısmını ödeyen diye bir kanun çıkarabilir mi, elbette çıkaramaz. Kiralarla yaşayan birçok insan vardır. Çıkarsa hakkı gasp etmek olur. Ödememede zarar eden, suiistimal edenlerde olabilecektir. Bunlar içinde icra daireleri faaliyete geçecektir. Yani mahkemelerde davalar artacaktır. Hüsnüniyetli olan kiracılar ise iyi bir yaklaşımla mal sahibi ile taksitlendirmede yapma durumu olabilir.

Geçen bu zamanda üretim, imalat boşluğu nasıl kapatılacaktır!? Özellikle tarım alanında çiftçilerimize, köylümüze büyük teşvik imkanlarının tanınması lazımdır. Çok evvel tarımda ülkemiz kendi kendine yeterli iken, bugün her şeyi dışarıdan ithal eder duruma geldik. Bu ithalatı karşılayacak ne petrol gelirimiz, nede ihraç ettiğimiz zamanki imalatımız var!. Ayçiçeğinden, samana, mercimekten, pirince kadar ithal ediyorsak dahasını siz düşünün bu boşluk nasıl kapanacak.

İhraç edebildiğimiz sanayi imalatının yarı parçası yine dışarıdan ithal edilerek tamamlanıyor.

Dökme suyla değirmen dönmez diye bir atasözümüz vardır. Yani sıcak para girdisi ile borcu borçla kapatma ne kadar gidebilecektir. Ödediğimiz faiz dışarıda para satanları sevindirmektedir.

Gelin, özel sektör, kamu sektörü hep birlikte olalım herkes kendi işini en güzel yapsın ve yardım alan değil veren el olalım.

M. Zeki SAYIN

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP
    300x250
    300x250r