0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Rahmet Peygamberi (sav): “Ashâb’ım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız hidayeti bulmuş olursunuz.”  “Her Peygamberin cennette bir arkadaşı var. Benim de cennetteki arkadaşım Osman Bin Affan’dır…”

Hz. Osman (ra)’ın

Suudi Arabistan bankasında hesabının olduğunu biliyor muydunuz?

Ve Medine’de Haremi Şerif’in dibinde beş yıldızlı bir otelinin olduğunu biliyor muydunuz?

Efendimizin Medine’ye Hicret’inden sonra Müslümanlar Medine’de çoğaldı. Medine’nin en büyük kuyularından birisinin ismi ‘Roma Kuyusu’ idi. Bir tane Yahudi’nin elinde idi ve bu Yahudi bir damla suyu bedava vermiyordu, parayla satıyordu.

Hz. Osman bunu öğrenince Yahudi’nin yanına gitti ve Yahudi’den kuyuyu satın almak istedi, Yahudi satmadı. Hz. Osman onu, kuyunun yarısını satın almaya ikna etti. Bir gün kuyu Hz. Osman’ın, bir gün Yahudi’nin.

Yahudi açgözlülüğünden kabul etti. Dedi ki: ” Kuyunun yarısını verirsem, rekabet olur, suyun fiyatı artar.'” Ama iş tersine döndü.

Hz. Osman (ra) kendi gününü Müslümanlara ve herkese vakfetti. İnsanlar Hz. Osman’ın günlerinde gelip su ihtiyaçlarını karşılıyorlar, evlerine de yetecek kadar su götürüyorlar. Yahudi’nin günü geldiğinde kimse su almaya gitmiyor. Ve Yahudi zarar ettiğini görünce Hz. Osman’a geldi ve kuyunun kalan yarısını yirmi bin dirheme Hz. Osman’a sattı.

Hz. Osman o yarıyı da Allah yolunda Müslümanlara vakfetti. Bir müddet sonra bir Sahabe-i İkram Hz. Osman’a geldi. Kuyuyu aldığı fiyatın iki katını teklif etti.

Hz. Osman dedi ki:

“Daha fazlasını veren var.”

Üç katını teklif etti.

Ve yine dedi ki:

“Daha fazlasını veren var.”

Dokuz katını teklif etti ve yine Hz. Osman dedi ki:

“Daha fazlasını veren var.”

Ashabı kiram dedi ki:

“Bundan daha fazlasını veremem.”

Hz. Osman dedi ki:

“Kuyuyu Hz. Allah’a vakfettim o bir haseneye, bir iyiliğe on katını veriyor.”

Hz. Osman (ra) orayı vakfetti. Zaman geçtikçe kuyunun arazisinde insanların yiyip te yere attığı hurma çekirdekleri yeşerdi ve büyük bir hurma bahçesi oldu.

Osmanlı son dönemine kadar Hz. Osman’ın kuyusunun hurma ağaçlarının sayısı 1550 tane idi. Ziraat bakanlığı bu hurmaları topluyordu. Yarısını yetim ve miskinlere dağıtıyordu. Geri kalan yarısını da satıp Hz. Osman bin Affan adına bankada bir hesap açıp yatırıyordu.

Ve böyle her sene bu malın zekâtı da çıkartıldı. Yarısı yetim ve miskinlere dağıtıldı, yarısı bankada biriktirildi. Ve bununla Mescid-i Nebevi’nin yanında büyük bir arsa alındı. Bu arsanın üzerine beş yıldızlı büyük bir otel yapıldı. Şimdi otel bitti, yıllık en düşük geliri 50 milyon riyal diyorlar.

Bunun yarısı da yetim ve miskinlere dağıtılacak ve gerisi yine Hz. Osman bin Affan’ın hesabına yatırılacak.

Daha acayibi aradan on dört asır geçmesine rağmen şimdiki otelin arsası ve otelin binası belediyede tapusu Hz. Osman bin Affan (ra) adına.

İşte gördünüz mü? Allah ile yaptığınız ticaret böyle uzun müddet devam ediyor. Bir de bunun sevabını düşünün.

Boşuna Peygamber efendimiz Sallallâhü Aleyhi Vesellem demedi;

“Her peygamberin cennette bir arkadaşı var. Benim de cennetteki arkadaşım Osman bin Affan’dır.”

Cenab-ı Allah bizi onun feyzinden, bereketinden mahrum etmesin.

Bizlere de buna benzer hayırlar ve vakfiyeler yapmayı nasip eylesin.

Allahümme salli ala seyyidina Muhammed ve âla âlihi ve sahbihi ve sellim.

Hep hayırlar görün ve hayırlar ile karşılaşın inşallah.

Selam ve Dua İle…

H.A