0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın katıldığı İTO’nun mart ayı Meclis Toplantısı’nda konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, iş dünyasının gündemindeki gelişmeleri değerlendirdi.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, ekonomideki iyileşme sürecine dikkat çekerek, “Dezenflasyon, zaman ve kararlılık gerektiriyor. Yabancı yatırımcının Türkiye’nin uyguladığı dezenflasyon programının süreceğine olan inancı, seçimlerin ardından daha da pekişecek ve diğer kredi derecelendirme kuruluşlarından da not artışları gelecek” diye konuştu.

Güvenli şehirde ticaretin önemini vurgula-yan Avdagiç, birçok sektör temsilcisinden gelen talepleri de İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya aktardı. Avdagiç, Okul Servis Araçları Yönetmeliği’nde yetkinin tek bakanlıkta toplanması, İTO’nun UKOME’de temsili, araç kiralama firmalarının mağduriyeti gibi birçok talebi Bakana iletti.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın katıldığı İTO’nun mart ayı Meclis Toplantısı’nda konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, iş dünyasının gündemindeki gelişmeleri değerlendirdi. Avdagiç, Bakan Yerlikaya’nın İstanbul’da iken hayata geçirdiği, ‘İş dünyası üretip kazandıkça İstanbul kazanacak’ ilkesini, bu kez Türkiye için uyguladığına şahit olduklarını kaydetti. 

DİĞER KURULUŞLARDAN DA ARTIŞ GELECEKTİR

Konuşmasında, İstanbul iş dünyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan İTO Başkanı Avdagiç, 12 yıl aranın ardından geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin kredi notunun artırıldığını hatırlattı. Avdagiç, “Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye’nin kredi notunu ‘B’den ‘B+’ya yükseltti, not görünümünü de ‘durağan’dan ‘pozitif’e çevirdi. Türkiye, enflasyonla mücadelede tarihi bir dönüm noktasından geçiyor. Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in de ifade ettiği gibi ‘Dezenflasyon, zaman ve kararlılık gerektiriyor’. Fiyat istikrarı sağlanıncaya kadar iş dünyası olarak sabırla ve azimle desteğimizi sürdüreceğiz” diye konuştu. Avdagiç, “Yabancı yatırımcının Türkiye’nin uyguladığı dezenflasyon programının süreceğine olan inancı, seçimlerin ardından daha da pekişecektir ve diğer kredi derecelendirme kuruluşlarından da not artışları gelecektir” ifadesini kullandı.

TEK HANEYE İNDİRMEK MÜMKÜN

Avdagiç, genelde ekonomi yönetiminin ve özelde Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı ve finansal istikrar için kararlılıkla uyguladığı dezenflasyonist politikaların üretim ve ihracat tarafında baskı oluşturduğunu ve fedakârlıklar gerektirdiğini bildiklerini söyledi. Avdagiç, “Ancak şunu da biliyoruz ki, bugün bu fedakârlıklara katlanmazsak, enflasyonu düşürmemiz çok zor. Enflasyonla mücadelede, kamu ve özel tüm kesimler üzerimize düşeni eksiksiz yapmak zorundayız. Öncelikle hepimizin buna inanması gerekiyor. Türkiye nasıl ki, enflasyonu 2002’deki yüzde 45 seviyesinden 2004’te yüzde 10’a ve sonra da yüzde 10’un altına indirdiyse, bugünkü yüksek enflasyonun da iki yıl içinde hedeflendiği şekilde tek haneye indirilmesi mümkün” dedi.

CARİ AÇIKTAKİ DÜŞÜŞ SÜRECEK

İTO Başkanı Avdagiç, iç talebin yanı sıra dış dengede de tablonun olumluya döndüğünü kaydetti. Avdagiç, “Küresel ekonomideki zayıf seyre rağmen yılın ilk iki ayında ihracatımız yüzde 8.5 artarken, ithalat hacmi yüzde 15.5 daraldı. Böylece 2024 yılının iki aylık dış ticaret açığı da 26 milyar dolar seviyesinden yüzde 50 düşüşle 13 milyar dolara geriledi. Şubat itibariyle son 12 aylık ihracat ise yüzde 1.6 artarak 260 milyar dolara dayandı. Bu rakamlar, cari açıktaki düşüş eğiliminin süreceğine işaret ediyor” değerlendirmesinde bulundu. Şekib Avdagiç, Kasım 2023’te 50 milyar dolar sınırının altına inen ve aralıkta 45 milyar dolar bandına düşen 12 aylık cari açığın, önünüzdeki aylarda 40 milyar doların da altına inmesini beklediklerini vurgulayarak, “Cari açığın azalması, döviz talebini aşağı çekerken, dış kırılganlıkların da azalmasına yol açacaktır. Yaz aylarıyla birlikte ise Türkiye’nin yeniden cari fazla verir konuma ulaşacağını tahmin ediyoruz” dedi.

GÜVENLİ ŞEHİRDE TİCARET GELİŞİR

“Ticaret ve güvenlik birbirinden ayrılmaz bir bütündür” diyen İTO Başkanı Şekib Avdagiç, konuşmasına şöyle devam etti: “Ancak güvenliğin ve asayişin tesis edildiği şehirde üretim ve ticaret gelişir. Bakanımızın İstanbul Valisi olduğu dönemde şehrimizin asayişine verdiği önem de bu bakımdan çok ciddi bir örnekti. Şimdi bu örneği, Türkiye çapında uyguluyor. İstanbul’da görev yaparken, iş dünyası ile bütünleşen, sorunları çözen, güvenliği en üst düzeyde sağlayan bir valiydi. İçişleri Bakanlığı’na atandığı günden beri de onun İstanbul’a gönül vermiş bir bakan olmasının avantajını yaşadık. İstanbul iş dünyası olarak kapısını çaldığımız her vakit, Sayın Bakanımız hiç bekletmeden o kapıyı, İTO’ya ve bize açtı. Sorunlarımızı anlayıp bizimle birlikte çare bulmak için gayret gösteriyor.”

İSTANBUL İŞ DÜNYASININ BAZI ÖNERİLERİ

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İTO’nun meslek komitelerinden ve üyelerinden ulaşan konuları da İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya iletti. İşte bazı öneriler:

• İTO, Ulaşım Koordinasyon Merkezi UKOME’de asli üye olarak temsil edilmeli.
• Okul Servis Araçları Yönetmeliği’nde yetki tek bakanlıkta toplanmalı.
• Okul taşıtları ile personel servis araçları birlikte değerlendirilmeli. 
• Kiralama yöntemi ile çalınan araçlar ‘emniyeti suistimal’ suçundan değil, ‘organize suç/nitelikli dolandırıcılık’ kapsamında değerlendirilerek KABİS ile entegre bir ‘kara liste’ oluşturulmalı. 
• AB’ye uygun olarak motor nu-maraları trafik tescilde aranılan bir zorunluluk olmaktan çıkmalı.

RAMAZANDA ÇANAKKALE GEÇİLMEZ DEDİLER

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, bu yıl Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: 

“Çanakkale’deki kahraman askerlerimiz, Ramazan ayı boyunca ölüme koşarcasına yürüdü. 1915 yılı Ramazan ayında Çanakkale’yi denizden sonra karadan da geçilmez yaptı, oraya bedeninden bir sur ördü. Bu vesileyle bir kez daha, Milli Mücadele ruhunun ateşlendiği Çanakkale Savaşlarında kaybettiğimiz on binlerce şehidimizi ve başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Çanakkale’nin kahraman komutanlarını rahmetle yâd ediyorum.”

MECLİS’TEN YANSIMALAR

İTO’nun bir parçası olmaktan onur duyuyorum S. Sadettin Saran-Bilgi, İletişim ve Medya Meslek Komitesi: İstanbul Ticaret Odası’nın bir parçası olmaktan onur duyuyorum. Bu köklü kurumdaki kısa mesaide çok kıymetli insanlar tanıdım. Bu kurumun ülkemiz için ne kadar önemli olduğuna bizzat şahitlik ediyorum. Geldiğimiz noktada Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığı adaylığımla ilgili çalışmalar nedeniyle İTO meclisinden üzülerek ayrılmak durumundayım. Sizlere veda ederken burada gördüğüm samimiyeti hiçbir zaman unutmayacağımı ifade etmek istiyorum. Bu yolculuğa karar verdiğim andan itibaren sizlerden gelen başarı dilekleri benim ve arkadaşlarım için çok önemli. Hepiniz sağ olun, var olun.

Mali müşavirlere daha çok yetki verilmeli Hacı Demir-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Mart ayı bizim için önemli bir dönem. Ülkemizde 1-7 Mart tarihleri Muhasebe Haftası ve 1 Mart ise Muhasebeciler Günü olarak kutlanıyor. Stajyerlerimizle birlikte İstanbul’da 60 bin, Türkiye de ise 130 bin kişilik bir eğitimli gücümüz var. Finansal raporlamadan analize, değerlemeden denetime ve yönetime uzanan geniş bir yelpazede yetkinliklerimiz var. Ülkemizin yetkinliklerimizden daha güçlü yararlanmasını bekliyoruz. Yasal düzenlemelerle ülkemizdeki değer zincirinin kamu yararına dönüştürülmesi için mali müşavirlere daha çok yetki verilmesini talep ediyoruz. Çok gecikmiş olan bir hakkın teslimi için benzer meslek gruplarına tanındığı gibi meslek mensuplarımıza yeşil pasaport hakkı verilmeli. Kamu yararının hızlı ve adil tesisi için uluslararası uygulamalarda olduğu gibi arabuluculuk yetkisinin verilmesinin meslek mensuplarımızın bir hakkı ve zorunluluk olduğunu düşünüyoruz. Mali müşavirlik ve denetim hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması için bu hizmetlerdeki KDV oranının indirilmesini talep ediyoruz. Beyanname imzalatma sınırlarının tamamen kaldırılarak bütün beyannamelerin mali müşavirler tarafından imzalatılması zorunluluğunun getirilmesini bekliyoruz. Stajyerlerimizin istihdamında işverene destek sağlanmasını, sigorta prim yükünün azaltılmasını istiyoruz. Meslek mensuplarımızın KOSGEB ve KGF imkânlarından yararlanmasını talep ediyoruz. Beyan ve bildirim süreçlerinin karmaşık yapısından kurtularak sadeleştirilmesini bekliyoruz.