0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ticaret Odaları şehirlerde ve ilçelerde ticaret hayatını geliştirmesi gereken kurumlardan biri. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ’ ne bağlı olarak çalışan bu kurumlar kendi içlerinde birçok iş ile uğraşıyorlar. Bir kısmı geçmiş alışkanlıklardan gelen, bir kısmı da angarya olarak görülen işler ama sonuçta üyelerinden aidat alıyorlar ve hizmet taahhüdünde bulunuyorlar.

Ticaret odalarının bölgesel performans  durumlarına TOBB elbette bakıyor. Ama önemli olan bu etkilerin bölgeye olumlu yansımaları. Bölgede gelişebilecek kaynaklar gelişemiyorsa veya değerlendirilemiyorsa orada sorun var demektir.

Büyük şehirlerde bulunan odalar daha aktif. Ticaret hayatının canlı olması, girişimcilerin/üyelerin gelişmiş kurumlar olması, dünya ile entegrasyon dereceleri odaların da aktif veya pasif olmasını etkiliyor. Bir de en tepede TOBB,  odaları daha sistemli, aktif olmaya zorluyor. Zaman zaman İl/ilçe oda yöneticileri, yönetim kurulları ve genel sekreterleriyle  toplantı yaparak daha makro projelerden bahsederek heveslendirmeye çalışıyor.

“Oda ve borsaların gelişimi bölgelerinin potansiyeli ile de ilgili”  diyebilirsiniz. Ama unutmayınız ki mevcut potansiyeli artıracak, bölgeye ivme kazandıracak, ticari hayatı canlandıracak, üyeleri heveslendirip, motive edip gelişmelerden haberdar edecek olan ve bölgenin kalkınması için projeler üretmesi gereken de yine odalar.

Odalar projeleri kendileri tek başına yapamayabilir, paydaşlarla işbirliği yapması gerekebilir. Önemli olan bölge dinamiklerini harekete geçirmek, işbirliğine zemin hazırlayarak, kurumlara öncü olmak, projeleri üreterek birleştirici olmak ve ticaret hayatını canlandırmaktır. Hatta buna zorunludur. Üstelik ülke olarak hedeflerimizin belli olduğu, dünya ile yarıştığımız, daima kaynakları verimli kullanmak zorunda olduğumuz bir dönemde ticaret odalarının sorumluluğu daha da artmıştır.

Her oda bu durumun idrakinde midir? Muhtemelen idrakindedir.

Elinden geleni yapıyor mudur? Hayır.

Nedenleri elbette çeşitli olacaktır.

Kaynaklarını yeterince verimli kullanmayan/ kullanamayan odaları TOBB zorlamakta, daha verimli hale getirmeye çalışmaktadır ama bölgelerde dengeler farklı çalışmakta.

Başkan vizyonlu olsa yönetim kurulları destek vermeyebilir, yönetim kurulu vizyoner olsa başkan destek vermeyebilir. Görüntüde herkes kol kola fotoğrafta birlik ve beraberlik pozları verse de bölgelerde ticaretin, gelişimin hareketliliğine bakmak gerekiyor.

Bölgelerin kurumların gelişimi için ticaret odalarının başkan, yönetim kurulu ve üyelerinin bir bütün olması şart. Bunu yapabilenler bölgelerine ve üyelerine faydalar sunabiliyorlar, yapamayanların kendilerine bile faydaları olmuyor.

Fırsatları da göremiyorlar, gelişmek de istemiyorlar. Genellikle küçük ilçelerde yaşanan bu durum o ilçelerdeki ticaret erbabını daha da zor durumda bırakıyor. Oysa marifet fırsatları görmekte ve değerlendirebilmekte. Fırsatları görmek için de vizyoner, gelişmeye açık, sorumluluk sahibi, üstlendiği görevin bilincinde olmak gerekiyor.

Yönetimlerinde öncelik maddeleri fayda, verimlilik, sorumluluk olanlar gelişiyor diğer durumda ne yazık ki dedikodu, verimsizlik,  kaynakları değerlendirememe, yeni/pozitif/ bölgeyi geliştirici  fikirlere kapalı olma gibi unsurlar ile mevcut durum yürütülmeye çalışılıyor.

Aslında sorun, “mevcut durumun”  sürdürülmesine razı olmak, gelişimi reddetmek, uzman ve danışmanların bilgi, tecrübe ve işbirliğinden faydalanmamak, rahatını bozmak istememek, daha da ötesi bölgesel ve kurumsal sorumluluğunun farkında olmamak. Bu düşünce ile bölgesel ve ülkesel sıçramaları nasıl yakalayabiliriz?

Sözün özü;  Ticaret odalarının sorumlulukları gereği, hızla kendilerini ve bölgelerini geliştirmeleri gerekiyor. Hiçbir oda yönetiminin bölgesine zaman kaybettirmeye hakkı yok gibi görünüyor.

Öğr. Gör. Tümay MERCAN

Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi  Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü/ Kurumsal İletişim /Yönetim Danışmanı

tumaymercan@hotmail.com   Twitter:TümayMercan@Tumaymercan  / Facebook:Tümay Mercan