0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2001 yılında Felç olduğu ve bir daha iyileşemeyeceği ilan edilerek adeta bitkisel yaşama terk edildi. Üstelik iyileşmemesi için yaşamasını destekleyecek ürün ve organlarla ilişkisi kesilerek ölüme terke edildi. T. Emlak Bankası emanet edildiği ekip ve bu ekibin başındaki ordinaryüs unvanını çoktan hak etmiş olan Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mehmet Zeki SAYIN’ın çaba ve gayretleriyle son 3 yıl vergi rekorları kırarak hayata geri döndü, canlandı ve ayağa kalktı.

İşte ölüme terk edilen bu bankanın Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mehmet Zeki SAYIN’ın yani kurtarıcısının kaleminden yaşama dönüş serüveni;

T. Emlak Bankası Yeniden

         Kuruluşuyla en eski, gücüyle de en büyük bankalardan birisi olan T. Emlak Bankası A. Ş. Hangi düşünce ve sebeple tam olarak halka açıklanmadan 2001yılında tasfiyeye alınmıştı. Alındığı tarihlerde tüm menkul ve gayrimenkulleri T.C. Ziraat Bankası – Halk Bankası ve TOKİ’ye aktarılmış sadece ve sadece tahsil edilecek krediler kendisinde bırakılmıştı. Gene keza canlı krediler ve mevduat ise T.C. Ziraat Bankasına devredilmişti.

bursa eskort , bursa eskort, bursa eskort , bursa eskort, bursa eskort, bursa eskort, bursa eskort, bursa eskort, bursa eskort, istanbul eskort, istanbul eskort, istanbul eskort, mecidiyeköy escort

         Hazineye ve şahıslara borçlu bu banka tahsil edemediği, takibe alınan kredileri tahsil edip borçlarını ödeyecek ve tasfiye olunacaktı. Ayrıca taahhütlerinden mütevellitte dağ kadar problemle karşı karşıya idi.

         Problem bankaya uzaktan yakından ilgisi olanların gözünü korkutmuş, tasfiyeyi can simidi gibi görenlerde olmuştur. Oysa problem tasfiyeyle bitmeyecek Devletin Hazinesine kadar uzanabilecek durumdaydı!. Yani milyarları bulan problem.

         2003 yılı hükümeti yepyeni bir ekip kurarak işe başladı. Bu ekip (üç kişilik Tasfiye Kurulu ve beş kişilik Yönetim Kurulu) sanki canlı bir bankayı idare ediyormuş gibi çalışmaya başladı ve ilk defa bir bankanın tasfiye ana sözleşmesini tanzim ederek üç kişilik tasfiye kurulu fedakârca işe koyuldu.

         İncelendiğinde görüldü ki sanki hiç ödenmemek üzere krediler verilmiş ki adeta bunlar nasıl tahsil edilecekte borçlar ödenecekti! Tüm borçlar hazinenin üzerine mi kalacaktı. Kefil olanlar çok, malları ise hiç yok, üstüne üstlük birde İstanbul yaklaşımı diye borçlularla bir anlaşma yapılmış (eski hükümet) özel bankalar borçluların mallarını alarak alacaklarını mahsup edecek ve fakat kamu bankaları alamayacaktı (yasaklanmıştı).

         2004 yılında yeni hükümete anlatılmış ve bu yasak kamu bankalarından kaldırılmışsa da o zamanda borçlularda alacakla mahsup edilecek mal kalmamıştı.

         Hal böyleyken tasfiye kurulu alacaklarını tahsil etmeye azmetmiş, ama işine devam eden iş yerini, fabrikasını çalıştıran borçluya mani olmamış hatta destek vererek alacağını alma yolunu seçmiş ve kendilerine ‘‘ – on lira kazanıyorsanız lütfen iki lirasını borcunuzdan düşmek üzere verin demiştir.’’ Rağmen vermemekte direnenlerde de takibini hızlandırarak elde edebildiği malları parya çevirmeye çalışmıştı.

         Bankanın elindeki tek silah ise yurtdışı yasağı idi onu da daha sonra seyahat hürriyetini kısıtlıyor düşüncesiyle mahkeme kaldırmıştır.

         Oysa öyle düşünülemiyor yasak konan kişilerle tanışmak için konuyordu bu yasak. Çünkü bu borçlular kredileri almış bankaya beş yıl, on yıl hiç uğramamışlardı. Personel bu kişileri tanımaz hale gelmiştir.

         Ne oldu: nihayet tahsilatlarla hazinenin alacağı ödendi, banka alacaklı hale geldi. Diğer alacaklılara (sıra cetvelindeki) borçlar ödendi. Bankanın canlı olduğu zararlar karla mahsup edildi.

         Ve son üç yıl 100 firmanın altında vergi rekortmeni oldu ( Bu bankadan sonra vergi ödeyen çok canlı banka vardı) koskoca problemini çözdü, sonra iki yüz elli milyon dolar sermayesini biriktirerek mayıs ayında tasfiye halinden çıktı tekrar canlı halde yaşamak halka hizmet ilkesiyle hizmet etmek istiyorum dedi.

                        M. Zeki SAYIN Türkiye Emalak Bankası Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü