0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yıllar yılı ekonomi dalında ülkemizde cari açıktan söz edilir.  Televizyonda konuşanlar, gazetelerde makale yazanlar. Çoğu kişiler bu açık olmamalıdır, biran evvel kapanmalıdır. İthalatımız çok oluyor adeta tüketim ekonomisi körükleniyor.  Yabancı marketler fazlaca ithalat yapıyor. Üstelikte kazançlarını yurt dışını götürüyor, ithal ettiklerinin bir kısmını içine alan yatırımda yapmıyorlar. Dolayısıyla hem ithalattan hem yurt dışına para götürmekle veya kazandıklarını ülkemizdeki yüksek faiz getirisine yatırarak çok para kazanıyor vs. vs.

Bazıları da bunları saydıktan sonra cari açığı şıp diye kapatacakmış gibi Merkez Bankası bağımsız olsun yani hükümetle ilgisi olmasın iş adamları da yatırımlarına aşırı teşvik talep ederek biraz daha fazla para kazanmanın yollarında ısrarcı olmayı yeğliyorlar.

Geri kalmış ülkelerin veya gelişmekte olan ülkelerin kaderi midir nedir herkes yaptığı işin en güzel yapma yerine daima başkalarını, başkalarının yaptığı işi tenkit eder dururlar. Esasında eğer biri çaycılık yapıyorsa her gün aynı biçimde çay yapımı yerine denemeler yaparak, araştırarak çayı nasıl yeni karışımla en güzel yaparım ve satarım uğraşı yerine laf kalabalığı ile hayatını idame ettirip sıkıntıdan söz eder. Aynı şekilde bir çöpçüde işinin kolaylığı en güzel yaptığını araştırmalı.

Eğer cari açık 22 milyar $ geçiyorsa bu nasıl azalır veya yok olur. Spesifik olarak; bakın bizler şunları ithal ediliyoruz oysa bunlar ülkemizde fevkalade yapılabilir deyip birilerine yüklemek olmamalı sanayiciler üslenerek tüm finans kurumları destek vermelidir.

Mesela kamu bankaları her yıl için iki adet ithal ikameli projeyi finanse etse teminat öngörmeden yatırımda bizzat içinde olsa on sene içinde kurulacak sinai yatırım özellikle yüksek götürü sağlayan ithalatın aynı büyüklükte dövizin dışarıya gitmesini önleyerek elimizde olmayarak yaptığımız büyük enerji ithalatımızın bir kısmını karşılamış durumda oluruz. Mesela Avrupa’daki devletler ithalatında hiç mi petrol yok, hiç ithal etmeyip hep ihracatını yapıyorlar. Elbette hayır. Ama onlar yapabilecekleri kadar sınai ürünleri en güzel yaparak ihraç edip ihracat fazlası haline geliyorlar.

Ülkemizde sınaî yatırımları için özellikle bölgesel çok büyük teşvikler verilmektedir. Ama en büyük ihtiyaç finans ihtiyacı olup bunu halletmektir. Finanse edilecek ithal ikameli sınaî yatırımları devlet kuruluş ile birlikte tespit edilerek özel teşviklerle donatılıp (Türkiye’nin neresinde olursa olsun.) finansını sağlamaktır.

Gelin birlikte, kamu bankaları olarak yapılacak ithal ikameli yatırımları paylaşarak finanse edelim mudaraba ve müşareke yolunu seçelim. Fazla kar ettik övüncü yerine, şu kadar ithal ikameli projeyi destekledim şu kadar dövizin yurt dışına gitmesine mani oldum, cari açığı karınca kararınca şu kadar azalmasına sebep oldum diyerek dolaylı kârımızla övünelim. Sınai Bakanlığı ile omuz omuza çalışalım.

M. Zeki SAYIN